1 Şubat 2024 Perşembe

HAYVAN FOBİSİ İLE BİLİNÇLİ MÜCADELE

Dernek olarak başlattığımız eğitim çalışmalarımızda köpek korkusu ile bilinçli olarak mücadele etmeyi çok önemsedik. Bunun için projeler hazırladık. Çok az kısmını hayata geçirebildik. Çünkü bu çalışmanın başarıya ulaşması için diğer sivil toplum örgütlerini, resmi kurumları, özellikle eğitim kurumlarını çalışmaya katmayı başaramadık. Bununla ilgili Milli  Eğitim Bakanlığı'na yapmış olduğumuz başvurumuz ve fobiyle ilgili çalışma örneklerimiz:


MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NA, ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI’NA, İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NA, AİLE VE SOSYALPOLİTİKALAR BAKANLIĞI’NA VE SİVİL TOPLUM KURULUŞLARINA ÇAĞRIMIZDIR!

KONU: Milli Eğitime Bağlı okullarda Hayvan Fobisi ve Hayvan Sevgisi üzerine öğretmenlerin eğitilerek ek dersler verilmesinin sağlanması.

GEREKÇE : Çocukların korunması için fobi kaynaklı yaralanmaların önüne geçilmesi.

YASAL DAYANAK: Çocuğun ve ailenin korunması, hayvanların korunması için çıkarılmış tüm yasal mevzuatlar

 

BİLGİ VE GEREĞİ İÇİN DAĞITIM: Milli Eğitime Bağlı İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NA,

 

Ülkemizde insanlara ve hayvanlara yönelik vahşet görüntülerin yaşanmaması için eğitim kurumlarının yapacağı çalışmalar çok önemlidir.

Bunun için öncelikle Hayvan korkusu( zoofobi) olarak adlandırılan çeşitli hayvanlardan duyulan korku ve rahatsızlıkların giderilmesi gerekir. Zoofobi, Ülkemizde en yaygın korku türü olup bazen birden çok hayvana karşı duyulmaktadır. Kedi, köpek gibi evcil hayvanlar dışında hamam böceği, fare gibi hayvanlara karşı da tiksinti ve korku bir arada ortaya çıkmaktadır. Hayvan korkusu (zoofobi): İnsanların bir kısmında, korkulan hayvanlara karşı kötü bir deneyim yaşadıktan sonra başlamakla birlikte, bazen de insanların karşılıklı birbirlerini etkilemeleri sonucu da ortaya çıkabilmektedir.

a)Hayvanlara karşı oluşan fobilere karşı bilinçli çalışmalar yaparak; İnsanların korkuları nedeniyle yaşadıkları panikler sonucu yaralanmalarının önüne geçmek. Özellikle köpeklerden korkan çocukların daha çok hayvanlar tarafından değil, kaçarken yaralandığı biliniyor. Fobisinden kurtulan insan yaşamını doğayla uyum içinde sürdürebilme özelliği kazanacaktır.

Hayatını zorlaştıran korkularından kurtulan insanlar, enerjilerini olumlu yönde kullanacaklarından topluma daha yararlı olacaktır.

 


EĞİTİMLERLE KORKU KAYNAKLI YARALANMALAR ÖNLENEBİLİR!

b) Özellikle, köpeklerden korktuğu için kaçarken yaralanan çocuklarımızın bu korkularından kurtulmalarını veya korkularıyla başa çıkmalarını öğreterek, hayatlarını kolaylaştırmak istiyoruz.

Bakanlığınız tarafından hazırlanacak FOBİYE karşı mücadele edebilecek bir proje ile sevgisiz ve merhamet duygusundan uzaklaşan bir toplum yerine, merhametli nesillerin yetiştirilmesine katkı sunarak, okula giden çocukların, sokak hayvanlarıyla tehlikesiz bir şekilde iletişim kurmasını istemekteyiz.

Özellikle toplumumuzda sokak hayvanları olarak adlandırılan kedi ve köpeklerle ilgili artan bilinçsiz korkuların üzerine giderek okullarda Hayvan Fobisi olan insanlara ulaşarak, psikolog eşliğinde, fobinin yenilmesine yönelik çalışmalar yapılmalıdır.

Bu eğitimlerle, hayvan davranışlarını öğrenen ve tehlike arz eden durumlarda nasıl davranmaları gerektiği konusunda bilinçli bir toplum oluşturarak, çocuklarımızı bilinçsizce köpekten kaçarken aracın altında kalmaktan kurtarabiliriz.

Çocukları ilk eğiten annelere ağırlık vererek, insanlığın doğa ile uyum içinde yaşamasının koşullarının oluşmasına katkı sunabiliriz.

Sonuç olarak, çocuklarımız ve sokaklarda yaşamak zorunda kalan hayvanlarımız için güvenli ve sağlıklı bir çevre yaratılması için eğitmenlerin eğitiminden başlayarak, tüm okullarda eğitim çalışmaları yapılmasını bakanlığınızdan arz ederiz.

Saygılarımızla,

DOĞA, HAYVAN, İNSAN HEPSİ CAN DERNEĞİ

 

PROJE İÇİN NACİZANE ÖNERİLER :

Kullanılacak Yöntem ve Programlar:

Psikolojik Destekler

Eğitim : Hayvan Fobisi üzerine çalışma yapmış olan psikiyatris veya psikolog eşliğinde hayvan fobisini yenme çalışmaları.

Öncelikle duyuru yapılarak fobisi olan insanlarla belirlenen günlerde bir araya gelerek; guruplara ve bireylere ayrı ayrı çalışmaların yapılması.

Uzmanların önerisiyle seçilen filmlerin belli periyodlarla gösterilmesi. Ve korkanların yüzleşmesinin gerçekleştirilmesi.

Hedef Kitle :

1-  Eğitim kurumları : Her ay bir okul seçilerek, bir sınıf bu çalışma için hazırlanmalı ve iki gün boyunca korkan her çocukla çalışma yapılmalı. Tramvatik oldukları tespit edilen çocuklar için aileleri ile görüşerek ayrı bir çalışma yapılmalı.

2-  Okul Aile Birlikleri :   Okul aile Birliklerine hayvan fobisi ve hayvan fobisi ile nasıl başa çıkılabileceği, tehlikeli durum ile fobi arasındaki farkların anlatılması. Tramvatik ailelerin tespit edilerek, özel çalışmaya teşvik edilmesi.

3-  Emniyet ve Belediye Personeli

 

Köpeklerin Eğitimi :

Gönüllüler arasından seçilen kişilerin Köpek Eğitmeni olarak eğitilmesi 

Köpek eğitmenleri, öncelikle sokaklarda ve barınaklarda yaşamaya çalışan hayvanların toplumla uyum içinde yaşamaları konusunda yardımcı olacaklar. Verdikleri eğitim sonunda, rehber köpek olanlar ihtiyacı olan iyi ailelere sahiplendirilecek, diğerleri kendi sokağında uyum içinde yaşamaya devam edebilecektir.

Bu çalışmaların sürdürülebilir olması için belediyeler hayvanlarla insanların bir arada olmayı seçtiği özel parklar yapmalı ve bu parklarda gönüllülerle birlikte, psikolog eşliğinde halka açık fobi eğitimleri düzenlenmelidir.

Görsel Destekler :

1-  Grafiti : Afişlerin ömrü kısa olması ve bir süre sonra dikkat çekme özelliğini yitirmesi nedeniyle, okul duvarlarına, şehrin girişlerine hayvan korkusuna karşı nasıl davranılması gerektiğini önerek çizimler yapılmalı.

2-  Animasyonlar : Kısa 5 dakikalık filmler hazırlatma

3-  Yasal Uyarılar : Karayolları ile görüşüp, hayvanların ani olaral çıkabileceği yerlere işaretler koydurmak,

4-  Kamu spotları; Köpekten hızlı koşamazsınız, ağaç gibi hareketsiz kalın vb. Uyarılar.

 

2024 BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARINDAN TALEPLERİMİZ

 

5199 VE ONA EK OLARAK ÇIKARILAN 7332 SAYILI HAYVANLARI KORUMA KANUNU GEREĞİNCE  BELEDİYELERİN ÜZERLERİNE DÜŞEN SORUMLULUKLARI YERİNE GETİRMESİNİ İSTİYORUZ.

AKÇAKOCA İLÇEMİZDE YUKARIDA YAZAN KANUNİ SORUMLULUKLARINI YERİNE GETİRECEK, SÖYLEDİKLERİNİN ARKASINDA DURAN, GÖNÜLLÜLERLE İŞBİRLİĞİNE AÇIK, DÜRÜST BİR BELEDİYE BAŞKANI İSTİYORUZ.

ÖNCELİKLE YAPILMASI GEREKENLER:

BAKIMEVİ + POST OPERATİF KISIRLAŞTIRMA VE ACİL MÜDAHALE YERİ

Yukarıdaki yasada belirtildiği gibi 25 bin nüfusu geçen belediyelerin 2024 yılı sonuna kadar bakımevi kurulmasına ilişkin sorumluluğun yerine getirilerek bakımevini kurulması. ( Düzce Belediyesi ile anlaşma yaptık, orada yapacağız, tekliflerini kabul etmemiz mümkün değildir. Kurtsuyu barınağının hayvan hastanesine dönüşmesi ve ağır tedavi gereken vakalar için kullanılmasının daha doğru olacağı kanaatindeyiz. )

 

Aşağıda bugüne kadar yaşamış olduğumuz sorunlardan yola çıkarak kısa ve uzun vadede sorunların nasıl çözülebileceğine dair önerilerimizi paylaşıyoruz.

BAKIMEVİ NASIL OLMALI/ NE YAPILMAMALI?

Öncelikle bakımevi sokakta yaşayan her hayvanın toplandığı bir yer haline ASLA DÖNÜŞMEMELİDİR!!!

Sokakta yaşayan hayvanları barınağa topladıkça, barınaktaki sayı artarken, çevre ilçelerden ve köylerden sokaklara bırakılan hayvan nüfusu artacak, sokağından alınan köpeğin yerine yeni köpekler o bölgeye yerleşecektir. Barınakta sayı arttıkça, beslenme, bakım, eleman ve yer sıkıntısı artacak, hayvanlar barınakta birbirlerine zarar vermeye başlayacak ve bakımevi mezbahaya dönecektir. ( Bunun örneklerini Akçakoca dahil, birçok bakımevinde gördük. Belediyeler barınakta çoğalan hayvan sayısından kurtulmak için yasa dışı yolları seçerek ya öldürdüler ya da başka bölgelere attılar.)

Akçakoca Kent Konseyi faal hale getirilerek, orada oluşturulacak hayvan hakları birimi ile ortak çalışmalar yapılmalıdır. ( Yapılabilecek çalışmalarla ilgili daha sonra ayrıntılı çalışma yapılacaktır.)

BAKIMEVİ ÇALIŞANLARI :

1-   Bakım evi yöneticisi : Barınağa getirilen hayvanların tedavilerinden, kayıt altına alınmasından, sahiplendirilmesinden, sahiplendirilemeyenlerin alındığı ortama geri bırakılmasından ve Veteriner Hekim de dahil çalışanlardan sorumlu olacak. ( Bu kişi hayvan severlerin onayı ile alınmalı, sözleşme yapılmalı, hayvanlarla ilgili ihmalleri olursa hayvan hakları gurubunun oyuyla işe devam edip etmeyeceğine karar verilebilmelidir.)

Barınağa giren ve çıkan hayvanların düzenli bilgisayara fotoğraflı kayıtları, yapılan işlemler. Ve bu kayıtları görme yetkisinin hayvan hakları savunucuları tarafından belirlenen kişilere verilmesi ( herkese açık da olabilir aslında. Açık olursa oradan hayvan sahiplenmek isteyen veya hayvanını kaybeden de görebilir. Şeffaflık sağlanmış olur)

2-   Veteriner Hekimler: Acil müdahalelerin yapılabilmesi için 7/24 Veterinerlik Hizmetleri için 2 veteriner hekim veya mesai saatleri dışında özel bir klinikle anlaşma yapılması

3-Veteriner Teknikeri: Ameliyat sonrası bakım yeri ve nekahat döneminde hayvanların bakımını yapacak veteriner teknikeri ( Görev sorumluluğu ve bilinci olan)

4-Barınak Elemanı: Temizlik ve beslenmelerinden sorumlu 2 eleman, eğitimli yakalama elemanı 1 asıl 1 yedek, 100 hayvana kadar iki barınak elemanı yeterlidir. Başka işleri olmamalıdır.  Bir uzman yakalama elemanı olmalıdır. Tüm elemanlar eğitime tabi tutulmalı, iş tanımları netleştirilmelidir. Ayrıca köpek eğitmeninin olması barınaktaki hayvanların sahiplendirilmesini kolaylaştıracaktır. ( Yakalama durumunda elemanlarda destek vermelidir)

 

A-   BAKIMEVİNDE VERİLMESİ GEREKEN HİZMETLER:

1-Yaralı sokak hayvanlarına 24 saat veteriner ve tedavi hizmeti verilememektedir. Mesai dışında veterinerimize ulaşmamız Veterinerimizin keyfi tutumuna veya o anda uygun olup olmadığına bağlı bulunmaktadır. Ulaştığımızda bu Veterinerin özverili yaklaşımı ile olmakta ve bu durum düzenli hizmet aldığımız anlamına gelmemektedir. Ağır kazalı yaralanmalarda ilk müdahale yapılamadığı için hayvanları kaybetmekteyiz. Sokak hayvanları için mesai dışında Veteriner’in yerine ulaşabileceğimiz ücretsiz Veterinerlik hizmeti alabilmeliyiz.

2-Düzenli Kedi ve Köpek Kısırlaştırması

3-   Ağır yaralanma ve hastalıkları özel klinik veya hayvan hastaneleriyle anlaşarak gerekli sevklerin yapılması,

4-   Kamera sisteminin olması ve şeffaflık gereği halka açık internet üzerinden görülebilmesi,

5-   En önemlisi bu trafiği yönetecek hayvan hakları savunucuları tarafından seçilmiş bir barınak yöneticisi olmalıdır.

6-    Gece bekçisi olmalıdır.  

7-   Hayvan ambulansı olmalıdır. ( Sürekli bozulan kamyonetten bıktık)

B) SOKAKLARDAKİ HAYVANLARA YÖNELİK DURUM TESPİTİ:

SOKAKLARDAKİ HAYVANLARA YÖNELİK DURUM VE TALEPLER: 

MEVCUT DURUM: İlçemize Köylerden ve farklı yerlerden yasa dışı olarak köpek bırakılmaya devam edilmektedir. Veterinerimiz Belediye biriminde farklı hizmetlere de baktığından kısırlaştırma işlemi haftada 10 köpeği bulmamaktadır. Köpek sahipleri ( özellikle dişi köpek besleyenler) kayıt altına alınmamıştır. Köpeklerinin doğum yapması halinde yavruları sokağa bırakmaya devam etmektedirler. Kısırlaştırılan köpeklerin alındıkları yerlere geri bırakılması işlemi sağlıklı olarak işletilmemektedir. Sokaklarda tanıdığımız köpeklerin değiştiğini gözlemlemekteyiz. Kaybolan köpeklerin belediyeniz tarafından toplanıp, başka yerlere atıldığına dair duyumlar almaktayız. (Örnek: Belediyeniz tarafından Deredibi köyüne köpek bırakıldığı tespit edilmiştir.)

Sokak hayvanları ile ilgili şikayetler daha çok sürüler oluştuğunda artmaktadır. Bununla ilgili acil bir yakalama ekibi olmadığı gibi, ihtiyaç anında araç da bulunmamaktadır.

YAPILMASI GEREKEN : İlçe merkezine girişlerin kontrolü için mobeseler çoğaltılmalıdır. Kaymakamlık ve Valilikle işbirliği yapılarak; köylerde mobil kısırlaştırma çalışması yapılması için girişimlerde bulunulmalıdır.

7332 sayılı yasada kırsaldaki hayvanların sorumluluğu da belediyelere verilmiştir. Burada Belediyelerin yerel yönetimlerin bir parçası olan özel idareyi, kaymakamlığı, köy muhtarlarını bu çalışmaya katması gerekmektedir.

Biz bunun için geçmiş dönemde Kaymakamlığa muhtarlarla MİNİ ÇALIŞTAY önerisinde bulunmuştuk fakat kaymakam “ bizim böyle bir çalışmamız yok” diyerek ret etmiştir. Bu ÇALIŞTAYIN yapılmasını önemsiyoruz.

Belediye Başkanının ilk girişimi KENT KONSEYİNİ çalıştırmak olmalıdır. Kent Konseyi üzerinden birçok proje hayata geçirilebilir. Bu çalıştayı Kent konseyi bünyesinde belediye ile ortak düzenleyebiliriz.

 DOHAYCAN TOPLULUĞU & AKÇAKOCA HAYVAN DOSTLARI

 

 

 

 

 

 

 

 

 

POST OPERATİF KISIRLAŞTIRMA VE İLK YARDIM ÜNİTELERİ YAPIMI İÇİN VERİLEN SÜRE 2024 YILINDA DOLUYOR!


5199 Hayvanları koruma kanuna ek olarak çıkarılan 7332 sayılı yasa ile nüfusu 25.000'i aşan ilçelerde barınak ve kısırlaştırma merkezlerinin 2024 yılı sonuna kadar yapılması zorunlu tutulmuştur.

( Nüfusa bakılmadan tüm il ve ilçelerde zorunlu olması çözüm için daha uygun olurdu.). 

Akçakoca İlçemizde hala ruhsatlı bir bakımevimiz ve kısırlaştırma merkezimiz bulunmamaktadır. 

Düzce Hayvanları Koruma Derneği ( BİPATİVER) tarafından hazırlanan aşağıdaki teklif Düzce Valiliği İl Hayvanları Koruma Kurulu'nda belediye başkanlarına sunulmuştur. 




Bipativer ve Dayanışma Fed işbirliği ile hazırlanan bu dosyayı 2024 yılı seçimlerinde kazanan Belediye Başkanına sunmak isteriz.

BİZ YILLARDIR DİLE GETİRDİKLERİMİZİ TEKRAR HATIRLATALIM: 

Geçici bakımevlerinde aranacak şartlar 

MADDE 24 – (1) Geçici bakımevlerinde;

 a) Geçici bakımevlerinin kurulması için yürürlükteki ilgili mevzuat hükümlerine göre izin alınması,

 b) Hayvanların bilhassa operasyon öncesi ve sonrasında bakımlarının yapılacağı hayvan müşahede birimlerinin kolay temizlenebilir malzemeden yapılması,

 c) Müşahede bölümlerinin bölgenin hakim rüzgarlarına zıt yönde yapılarak hastalık etkenlerinin rüzgarla bakımevlerine taşınmasının engellenmesi,

 ç) Geçici bakımevlerinde bulunan hayvanların bulunduğu birimlerin güneş alacak şekilde düzenlenmesi,

 d) İdare odası, işçi odaları, duş ve tuvaletler, veteriner hekim odası, muayene odası ve ameliyat odasının personel sağlığı açısından hayvanların bulunduğu yerden uzakta ayrı bir bölüm halinde yapılması,

 e) Hayvanların bulunduğu birimlerde temizlenebilir ve dezenfekte edilebilir malzemeden yapılmış yemliklerin ve sulukların seçilmesi ve her hayvan değişiminden önce mutlaka dezenfekte edilmesi,

 f) Geçici bakımevlerinin yıkanması ve temizliği için yeterli miktarda su bulunması ve zeminin temiz tutulması, birimler içindeki altlıkların hergün temizlenmesi ve en az beş günde bir kez dezenfekte edilmesi,

 g) Hayvanların bulunduğu birimlerdeki kapılar, dışarıdan ve içeriden açılıp kapanabilecek şekilde kilit sistemli yapılması, içeride hayvan sayısı ile orantılı olarak kolay yıkanabilen ve dezenfekte edilebilen öncelikle plâstik malzemeden, temin edilemiyorsa ahşap malzemeden veya diğer malzemelerden ve yekpare olarak yapılmış altlıkların bulunması,

 ğ) Geçici bakımevlerinde kimyasal dezenfektan ve benzeri maddelerle yapılan temizliğin hayvanlara zarar vermeyecek ve kalıntı bırakmayacak şekilde yapılması,

 h) Geçici bakımevlerinin patojen mikroorganizmalara karşı ayda en az bir kez dezenfekte edilmesi ve Ek-3 teki Dezenfeksiyon Belgesinin geçici bakımevi sorumlusu ya da sorumlu veteriner hekim tarafından imzalanarak iş yerine asılması,

 ı) Kafeslere konulan altlıkların her hayvan değişiminden önce dezenfekte edilmesi,

 i) Geçici bakımevlerinin zemininde ve tabanında idrarın birikmesine meydan vermeyecek bir eğimin bulunması,

 j) Karantina odasının her şüpheli hayvan için ayrı bölmeler şeklinde yapılması, zeminin temizlik ve dezenfeksiyona uygun malzemelerle kaplanması, kapısının kilitli ve üzerinde gözetleme bölümünün bulunması ve mekanik olarak havalandırılmasının sağlanması,
Toplanılan sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların bakılması
 MADDE 21 – (1) Toplanılan sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanlar aşağıdaki esaslara göre bakılır:

 a) Toplama ve geçici bakımevlerine nakil esnasında alınan gerekli tüm önlemlere rağmen ölen sahipsiz hayvanlar derhal diğerlerinden ayrılır ve veteriner hekim kontrolünde bu gibi durumlar için belediyece belirlenmiş yerde açılmış derin çukurlara gömülerek üzeri toprak ile kapatılır.

 b) Geçici bakımevlerine getirilen hayvanların yaşı, cinsiyeti, ırkı, davranış şekli Ek-2 deki Sahipsiz Hayvan Kayıt Defterine yazılır ve sağlık, gebelik durumu ve parazit açısından bir ön muayeneden geçirilir. ( Barınağa getirilen hayvanların sağlık durumunu, nereden alındığını belirten kayıtlar düzenli olarak tutulmamaktadır.)
 c) Ön muayenede gebelikleri tespit edilen hayvanlar kısırlaştırılmadan kaydedilerek ayrı bölümlere alınır. Hayvan sağlığına zarar vermeyecek ve cenin oluşumunu tamamlamamış şekildeki gebelikler sonlandırılır. Doğan yavruların sütten ayrılıncaya kadar geçici bakımevinde gerekli bakımı yapılır. Geçici bakımevinde bulunan tüm hayvanların sahiplendirilmesi için belediye tarafından belediye ilân panoları ile belediyenin internet ortamında ve diğer tüm yayın organlarında duyuru yapılır ve sahiplendirilme teşvik edilir.

 ç) Sahipsiz hayvanlar kısırlaştırıldıktan ve gerekli tıbbî müdahaleler yapıldıktan sonra sahiplenme talebinde bulunan ve 5199 sayılı Kanun ve bu Yönetmelikte öngörülen şartları taşıyan kişilere teslim edilir ve belediyece kayıt altına alınır. Belediyeler sağladıkları bu hizmetten dolayı belli bir ücret talep etmez.

 d) Geçici bakımevlerinde on gün süre ile gerekli duyurular yapıldığı halde sahiplendirilemeyen hayvanlar kontrolleri, aşıları ve tıbbî müdahaleler ile kısırlaştırılmaları yapıldıktan ve operasyon yaraları kapandıktan en az yedi gün sonra kayıt altına alınıp, müdahale görmüş olduklarını gösteren işaretleri üzerlerinde olacak şekilde veteriner hekimin onayıyla alındıkları ortama geri bırakılır. Bu ortamlarda belediyeler, gönüllü kuruluşlarla işbirliği içerisinde besleme odakları kurar ve hayvanların beslenmesine yardımcı olur. Hayvanlar, hiçbir suretle ilgili belediye sınırları dışındaki bir ortama, ormanlık alana veya diğer yaban hayatı yaşam alanlarına bırakılmaz.

 g) Sahipli veya sahipsiz hiçbir hayvan belediye, gönüllü kuruluş veya diğer üçüncü şahıslarca belediye sınırları dışında yaban hayatı yaşam alanlarına bırakılmaz.


12 Temmuz 2023 Çarşamba

Birleşerek Güçleneceğiz !

 


Hayvan hakları mücadelesine örgütlü olarak  Akçakoca Kent Konseyi ile başladık. 


Akçakocalı hayvanseverler ve Akçakoca Barınak Gurubu olarak devam ettik.


Hadi bir de dernek kuralım, proje yapalım, dedik. Doğa, Hayvan, İnsan Hepsi Can Derneğini kurduk. 

Yıl 2014, Aralık 15. 


Dernek kurarken, hayalimiz üç- dört yıl sonra gençlere devretmekti. Amacımız sadece hayvanları kurtarmak değildi, doğa için, kendi haklarını koruyamayan herkes için savaşacaktık. 


📌Akçakoca'da doğa ile ilgili olarak iki büyük katliama müdahil olduk. Cüruf işletmesi ve beton santraline. 


📌Huzur evinde ömür boyu öğrenim çalışmalarında yer aldık, okullarda sunumlar yaptık. 


📌Fakat bugün artan hayvan hakkı ihlallerine karşı yerelde bir dernek olarak mücadele etmek yerine, güçlerimizi birleştirerek, ilimizde çalışmalarını takip ettiğimiz, istismarcı olmayan saygın bir dernek olan BİPATİVER derneğine katılmaya karar verdik. 


Şehrimizde yaşanan hak ihlallerine artık daha ulusal düzeyde daha güçlü olarak karşı duracağız. 


Bu nedenle yerelde iyi şeyler yapmış olsak da ulusalda yetersiz kaldığımızı kabul ederek, derneğimizi güçleri bölmemek adına kapatmaya karar verdik.


Yani, "küçük olsun, benim olsun" diye düşünmedik, düşünmüyoruz. 


Şehrimizin ve ülkemizin hayvanlarına, hayvan hakkı savunucularına hayırlı olsun.


Dohaycan Derneği Y.K.


@bipativer

Olağanüstü Genel Kurul Çağrısı


 DERNEK ÜYELERİMİZE ÇAĞRIDIR!


Yönetim Kurulu derneğin fesih edilmesi ile ilgili  aşağıdaki gündemle 

3 Ağustos 2023 günü saat: 16:00’ da  dernek adresinde,  Olağanüstü olarak genel kurul toplantısı yapılmasına, 2/3 çoğunluk sağlanmadığı takdirde  genel kurulun aynı gündemle, aynı yer ve saatte 24 Ağustos 2023 Perşembe tarihinde  yapılmasına karar verildi. 


GÜNDEM


1- Açılış ve Yoklama


2- Divan Heyeti Teşkili


3- Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının Okunması


4- Yönetim Kurulu Raporunun okunması, müzakeresi  ve ibrası


5- Denetleme Kurulu raporunun okunması, müzakeresi ve kabulü


6- Derneğin Feshedilmesinin görüşülmesi, genel kurulca karara bağlanması,


Tasfiye Kurulu oluşturulması ( en az üç üye )


7- Dilek ve temenniler ve kapanış


Değerli üyelerimizin toplantıya katılımını rica ederiz. 


#Dohaycan ( Doğa Hayvan, İnsan Hepsi Can Derneği ) Y.K

27 Mart 2022 Pazar

"Haydi sen de gönüllü ol"sunumlarımıza başladık.


Pandemi nedeniyle zorunlu olarak ara verdiğimiz okul sunumlarına başlamanın ve çocuklarla buluşmanın heyecanını yaşadık bugün.

Bu yıl aramıza yeni katılan, kendisi de üniversitede eğitmen olan Sevgili Handan Şule Cumhur yaptı sunumumuzu. 

Düzce'den gelerek bize moral desteği veren DKMP Müdürü Sayın Şanlı ile Vet. Hekimi Sayın Ünlü'ye çok teşekkür ederiz. Gelirken yanlarında bir kaç tane kuş evi ve kedi evi de getirmişler okula, sağ olsunlar. 🙏🧿

Okulda ne mi anlattık?

Tabii ki gönüllü olmanın erdemini. 

Ama çocukları kazalardan korumak için sunum arasına kattığımız " köpekle karşılaşınca nasıl davranmalıyız" gösterimiz daha fazla ilgilerini çekti. 🤗

Pandemi öncesi ATSO Başkanı Mehmet Pazvant'ın sponsor olduğu Çevre ve Hayvan Dostu Çocuk Kartlarını katılan öğrencilere dağıttık. İki yıllık gecikme ile Sayın Mehmet Pazvant'a teşekkür ederiz. 🤗

Amatörden amatörce çekilen komik videolarımızı ara ara paylaşırız sizlerle.

#Dohaycan

#Akçakoca

#akçakocakaymakamlığı 

@duzcedkmp










 

9 Ocak 2022 Pazar

Sokak Hayvanlarının Vahşi Şekilde Toplanmaları Durdurulsun!

 

Türkiye genelinde yapılan basın açıklamasına Akçakoca'dan destek verdik.

Dohaycan Derneği 9 Ocak 2022 Ortak Basın Açıklaması

"Sayın Cumhurbaşkanımıza sesleniyoruz!

Hepimizi üzen sahipli bir hayvanın kızımıza saldırması ve ağır yaralamasının ardından “SOKAKLARDAKİ HAYVANLARI TOPLAYIN “ emriniz üzerine maalesef Türkiye genelinde hayvan katliamı başlamıştır.  Oysa bu saldırının cezasını suçlular, sorumlular çekmeliydi.  Nasıl ki CİNAYET işleyen bir İNSANIN SUÇUNU bütün insanlar ödemiyorsa, SAHİPLİ bir HAYVANIN SUÇUNU günahsız hayvanlara ödetmeyiniz.

Sizin "sokaktaki hayvanları toplayın" talimatınızı Katliamcı BELEDİYELER, fırsata çevirip, "TOPLU BELEDİYE KATLİAMLARINI" başlattılar. Bakımevi hiç olmayan belediyeler de BİNLERCE köpek topluyor, barınak kapasitesi ancak YÜZ köpeği alabilen belediyeler de BİNLERCE köpek toplamaya başladılar.

SİZ SICAK BARINAKLARA ALIN, BESLEYİN de dediniz ama bu sözünüzü adeta duymazdan geldiler. VE EN VAHŞİ ŞEKİLDE, ACIMASIZCA SOKAKLARDA İNSANLARLA UYUMLU SOSYAL KÜPELİ KÖPEKLERİ BİLE TOPLAMAYA BAŞLADILAR!

YERİ OLMAYAN, OLSA DA Hayvanları açlık, pislik içinde bırakan belediyeler TOPLADIKLARI hayvanları NEREYE KOYACAKLAR!!!

KIŞ ŞARTLARINDA HAYATLARI YETERİNCE ZOR OLAN HAYVANLARIN ÖLÜMLERİNE YOL AÇACAK BU VAHŞİ TOPLAMAYI LÜTFEN DURDURUNUZ...

Yeni çıkan "Hayvanları Koruma Kanunu ve TCK da Değişiklik Yapılmasına Dair" 7332 Sayılı kanundaki, yasaklı ırk yavrularının 4 aylıkken KISIRLAŞTIRILMASI maddesi ÖLÜM EMRİDİR. Hayvanları Koruma Kanunu'nda ÖLDÜRME olamaz. Veteriner hekimliğinde asgari kısırlaştırma yaşının 6-9 ay olduğu genel kabul görmekte iken, bunun yasaya 4 ay olarak konması, bu hayvanların ölüm oranını artırmak için olduğu konusunda hayvan hakları savunucularının ciddi şüpheleri vardır.

İkinci ana sorun, ayrıca bu yavruların sahiplendirilmeleri konusunda yasada açıklık vardır. Bir batında 7-8 yavru doğduğunda bu yavruların hepsinin anne köpeğin sahibinde kalması, yani bir evde 8-10 pitbul veya dogo olması durumu olacağından, şu anda BİNLERCE yavru terk edilecek ve barınaklar bu yavruları almak zorunda kalacak ve dolacaktır. Barınak yerine kırsala ormanlara dağlara terk edilen pitbullar sürekli çoğalıp üreyecek ve sokak hayvanlarına ek olarak sahipsiz SOKAK PİTBUL ve DOGO gibi yasaklı ırk sorunu başlayacaktır ve belediye barınakları bunlarla dolacaktır.

VAHŞİ TOPLAMAYI ANCAK SİZ DURDURABİLİRSİNİZ. Ayrıca Yasaklı Irklara verilen süreyi uzatarak yüzlerce canın ölüm fermanını engelleyebilirsiniz, GÜNAHSIZ İLE GÜNAHI OLANI BİR KEFEYE KOYARAK, MASUM HAYVANLARIN ÖLÜMÜNE NEDEN OLMAYINIZ.  

Bu bağlamda TALEPLERİMİZ:

1. Bu yavruların kısırlaştırılması için asgari 6 aylık olmaları hükmünün getirilmesi,

2. Kısırlaştırılan bu yavruların barınaklara yığılmaması için, bunlara özel kurumların nezaretinde sahiplendirilmeleri imkanının tanınmasını,

3. İmkansızlıktan dolayı hayvanların kısırlaştırılmayıp ormana dağlara barınaklara terk edilmemesi için, bu tür mağdur vatandaşların yasaklı ırklarının BELEDİYELERCE kısırlaştırılıp kayıt altına alınmaları için de imkan ve ek süre verilmesi talebimizdir.

 1. Türkiye'de, 17 yıldır kanun emri olmasına rağmen 1389 belediyenin 1200 de hala daha KISIRLAŞTIRMA ve BARINAK YOK  iken, belediyeler, sizin "Barınak kurun, hayvanları toplayın" talimatınızın "barınak kurun" kısmını umursamayıp, sadece "TOPLAYIN" kısmını yerine getirip VAHŞİ toplamalara başladılar.

 2. Ve 2004 yılına kadar "resmen zehirle öldüren belediye vahşetlerini durduran" sizin tarafınızdan devrim gibi dünyaya örnek çıkarılan 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nu, katliamcı belediyeler şimdi fırsattan istifade YERLE BİR ediyorlar.

 3. Kanuna da devletimize de meydan okuyan bu belediyeler, şimdi OLMAYAN BARINAKLARA gariban hayvanları topluyoruz diye, bir kısmını ÖLDÜRECEK, bir kısmı da başka şehirlere dağlara kırsala ormanlara atacaklar. Hayvanlar oralarda hızla üremeye çoğalmaya devam edecekler.

 4. Bir taraftan, "Hayırsız Ada" katliamından sonra TARİHİN EN BÜYÜK BELEDİYE KATLİAMI gerçekleşecek, öte yandan sahipsiz hayvan sayısında PATLAMALAR olacak.

 5. SAHİPLİ hayvanların ISIRMA olayının CEZASINI, gariban SAHİPSİZ hayvanlar katliamcı belediyeler tarafından YOK EDİLEREK ZULMEDİLEREK ödemesi hiç adil değil.

 Biz, tarafınızdan devrim gibi çıkartılan daima minnet duyduğumuz KANUNUMUZUN uygulanmasını, hayvanlarımızın BELEDİYE VAHŞETLERİNE terk edilmemesini talep ediyor ve umutla bekliyoruz.  

DOHAYCAN DERNEĞİ

Doğa, Hayvan, İnsan Hepsi Can Derneği, ( İnsan dahil) Tüm canlıların kendi yaşam ortamlarında vicdanlarımızı rahatsız etmeyen koşullarda yaşam hakkını savunmaktadır."